’MinorityReport0’ adı altında yapılan çalışmalar, her şeyi amaçsız zannedenlerin bilinçlenmesi için birer örnektir.

23 Mart 2016 Çarşamba

Kafandaki Sesleri Ayırt Et!


Her yeni gün, görüş alanımızı genişletecek işlerle uğraşmazsak farkındalığımızı kaybederiz ve bağımlılıklar bizi esir alır.

Madde bağımlılığı, bütün meziyetlerimizi terk edip kendimizi savunmasızca düşmanın insafına bırakmaksa ve nasıl aklımıza hükmetmemizi güç kılıyorsa, görüş alanımızın genişlemesini engelleyen bağımlılıklar da akletmemizi yavaşlatır ve durdurur.

Bulunduğumuz mekanlardaki olaylar, sürekli gözümüzün önünden gelip geçerken kalıcı olan tek şey bize bıraktığı izdir. Ve bu iz bizde yara mı açıyor yoksa bize renk mi katıyor?

Bu sebepten ötürü bedenimiz için aldığımız tedbiri, hiç yok olmayacak olan bilincimiz için de almalıyız.

Kendi sesimizi duymalıyız ki kafamızdaki sesleri ayırt edelim. Eğer ayırt etmezsek de farkında olmadan yönetiliriz.

Sorgulamadan okuyorsak bir kitabı, dinliyorsak bir müziği, izliyorsak bir klibi, diziyi, filmi, belgeseli, art niyetli düzen tarafından eğitilip şekil alırız. Seçici isek, sorguluyorsak, üzerinde düşünüyorsak, araştırıyorsak öyle bakıyorsak tüm dünyaya kendi yolumuzda yürüyoruz demektir.

Art niyetli düzen, sesimizi ayırt etmemizi engellemek için iblisin öğretisini gözümüze sokuyor.

Efendilik ve Kölelik

İsyanı önlemek ve itaati sağlamak için iblis tarafından uygulanan bir öğretidir.

Aklımızın güvenlik duvarını aşıp yakınlık kurmak için ‘seks'i ve ‘seks'i ima eden her şeyi kullanır. İsyanı önlemek ve itaati sağlamak için de ‘korku’ unsurlarını kullanır. İşkence ve ölüm gibi.

Rihanna, Disturbia.


Ekran, akıldaki yönlendirmenin izlendiği bir yer. Rihanna, toplumu şekillendirmek için art niyetli düzen tarafından akıl kontrolüne maruz kaldı.


Rihanna için düşünülen karakter vahşi bir canavar olması. Aksi takdirde ona vahşi kurtla yani efendisi ile yüzleşeceği öğretiliyor.

İnsani değerlere kör, gözleri siyaha boyanmış.


Ona, hayatıyla yaşatılan bu süreç onun karakterinin bölünmesine neden oluyor. Ayna ve hemen önünde oturan iki adam Rihanna'nın aklındaki bölünmeyi temsil ediyor.


Aklındaki bölünme gösteriliyor tekrar.


Bu esaretten kurtulamayacağı da sürekli ona hatırlatılıyor. Güçsüz hissetmesi için küçük bir yerde ve zincirlerle bağlı.


Demir parmaklıklar arkasında ve gözetim altında hapis hayatı yaşıyor. Gözlerinin beyaz olması ruhunun geri planda olduğunu gösteriyor. Oluşturulan karakter baskın. Sarı peruk da oluşturulan seks kölesi karakterini temsil ediyor.


Mad house, kısa tanıtım videosunda Rihanna için tasarlanan bu çip gösteriliyor.


Görünmez kişiler tarafından aklı bir robot gibi programlanıyor yani art niyetli düzen tarafından iblis ve ordusu.
 

Rihanna, bu düzenin örümcek ağındaki bir kurban. Sıkışıp kalmış ve aklı, art niyetli düzen tarafından uyuşturulmuş.

Kim bu kabusun farkında?


Rihanna kendi durumunundan ötürü çığlık atıyor. Kabusunu yaşadığı için.


Kırmızı rujlu ve tüylü kıyafet giydiği hali Rihanna'nın gerçek hisleri. Esareti ve işkenceyi kabul edemiyor ama buna mecbur bırakılıyor.

Sıla, ...Dan Sonra.


...Dan Sonra ne demek? Neyden sonra Sıla bu duruma gelmiş? Art niyetli düzen, toplumu Sıla ile şekillendirmek için ona akıl kontrolü uyguladı.


Erkeksi görünümüyle Sıla, efendiyi temsil ediyor. Önünde duran vahşi hayvan kadar vahşi bir efendiyi.


Hemen önündeki ekrandaki yansıma görüntü, aklının bölünmesi ve oluşturulan "efendi" karakteri.


Şarkı sözlerinde "tek taraflı olur mu yani bu işler" diyor. Yani efendiye köle gerek.

Elindeki telefonla anlatılan da bu durum işte. Sıla için istenen bu "efendi" karakteri, hiyerarşik düzende, kendinden aşağı olanlara emirler yağdırabilir.

Kim için efendi, köle olması istenilen halk için.

"uyutmadı hayatımın sen gerçeği" sözleriyle de art niyetli düzendeki efendisini kastediyor.


Şarkı sözlerinde "zerre kesmez seni bu düz ayak sevmeler, sende aksiyonsuz yaşanmıyor aşklar" diyor.

Elinde kırbaç var çünkü nasıl bir aşksa bu efendilik ve köleliği içeriyor.


Sıla bu durum sonrasında isyankar oluyor.


Hapsedildiği bu sıkıntılı durumdan kurtulmak için çıkardığı isyanda bir kırılma yaşıyor.

Şarkı sözlerinde de " kafayı düzelttim senden sonra, kendime yararım bundan sonra" diyor.


Hemen arkasındaki kanı temsil eden kırmızı duvarın üzerinde iblisi de temsil eden boynuzlu hayvan kafaları asılı. Öğretinin sahibi iblisi.


Elindeki ağaç kesme motoruyla ne kadar vahşi bir hale getirildiği yansıtılmış.


Boğanın üzerinde kendini sergiliyor.


Kenan Doğulu "Şşş" yapıyor çünkü üstü kapalı durumlarını anlatsalar da açık bir dille anlatamayacakları bir hal içindeler aslında.

İrem Derici, Dantel.


Işık patlamalarıyla İrem'e işlenen öğreti izleyiciye de işleniyor. Bu yüzden patlıyor ışıklar. Aklımıza, efendi köle öğretisini yerleştirmek için.


İrem de erkeksi görünümüyle ve elindeki asasıyla ekranın başında oturuyor.


Hapsedilmiş köleleri izliyor.


Bu hiyerarşik düzende efendi ama onu da izleyen efendileri var. O da ekrandan izleniyor.


Demir tellerin arkasında, art niyetli düzenin kölesi ama halkın efendisi rolünde.


Köle olarak hapsedilenler vahşi kurtun baskısı altında eğitiliyorlar.


Efendileri vahşi bir kurt gibi acımasız.


Bu sebeple ona itaat etmek durumunda olduklarını düşünüyorlar.


Hep emir ve komuta durumundan ötürü hapis hayatı yaşıyorlar. Bireysel olarak değil düzene göre hareket etmek zorunda bırakılıyorlar.


Gözleri dantelle örtülü, gerçeklere kör edilmiş ve köle olması isteniyor.


Şarkının sözleri oldukça ilginç çünkü birlikte olmalarıyla tamamlanacak bir aşktan bahsederken bir yandan da üstü kapalı bir takım olayların yaşadığını anlatıyor.

Giydiği drakulayı hatırlatan kırmızı kostümü ile şu sözleri söylüyor; "dantellenmiş geceler, kan kırmızı ojeler, kesik kesik cümleler, cık cık cık daha neler".


Arkasındaki dansçılar onun diğer kollarını tasvir etmişler. Yani İrem'in bilmediğimiz yönlerini üstlenen karakterlerini. Öğretilerle oluşturulan tanrıça karakterini.


Kurban vermek ile seksi ima eden sözler ve danslar içiçe. Çünkü iblisin askerleri, seks ile aklımıza yerleşir, işkence ve ölümle de bize korkuyu işleyerek kölesi olmamızı amaçlar.


İma edilen seks, insanlıktan çıkmış şekliyle yani iblisin öğretilerindeki hali. Üzerlerindeki tasma, kemer ve bağla yaptıkları danslarıyla anlattıkları gibi efendilik ve kölelik.

"beni yak, beni yık, beni hapset, içine çek bebeğim" sözleri, tam da bir kölenin söyleyeceği türden "efendi"yi tatmin etmek için kurulmuş emir sözleri.

Bu öğretiyle art niyetli düzen, itaat sağlanmış oldu.

Tarkan, Acımayacak.


Sadece gözlerinin göründüğü, siyah örtüleri  ile kimliklerini gizleyen bir topluluk önünde kendini sunan seks kölesi. Art niyetli düzenin bir araya getirdiği bir topluluk.


Tarkan'ın tek gözü örtülü çünkü efendisi aklına hükmetmiş bile.


Yaşadıkları sonrasında, siyah ve beyaz gibi aklında bölünme meydana geldiği, çoklu görüntüyle anlatılmış. Gözlükleri, oluşturulan karakterin dünyasını temsil ediyor.


Sürekli, karakterinin ayrıştığını anlatan ikili görüntü gösteriliyor.


Gözleri dantelle örtülü bir köle.

Bölünmeyi tetikleyen ışık patlamalarıyla öğreti akıllara işlenir.


Esaretini anlatan demir tellerle, gözleri örtülü şekilde dans eden köle.

Ayşe Hatun Önal, Çak Bir Selam.


Tek gözünü kapattığı şapkasıyla, bir ordunun kumandanını temsil ediyor. Art niyetli düzenin ordusunun.

Şarkının müziği de askeri ritimleri barındırıyor.


Art niyetli düzenin bayrağını taşıyor.


Efendi olarak hükmediyor; "çak bir selam".


Sürekli emirler yağdırıyor. Kim gibi? Art niyetli düzendeki liderler gibi.

Siyah ve beyaz görüntünde, kan döküldüğünü simgeleyen kırmızı renk vurgulanmış.


Askerler kırmızı kolluk takmışlar. Akıl kontrolünün geliştirildiği Nazi Almanya'sının askerlerinin kırmızı kollukları gibi.



Askerlerin itaat etmelerini sağlayacak gaza maruz bırakılıyorlar.


Emirler dikte edilirken görüntü sürekli hareket halinde kayıyor. Art niyetli düzenin askerleri akıl kontrolünün tesirindeler.


Kıpkırmızı elbisesinin göğüs kısmı akıl kontrolü delta programını temsil eden Mickey Mouse'un bölünmüş aklını simgeleyen kulakları şeklinde.

Çeksene Elini klibi.


Bir yolda, yolculuğa çıkartılıyor.


"Efendi"si, Ayşe Hatun'u çıkarttığı bu yolculukta, aklının durumunu önündeki ekranlardan takip ediyor.


Üzerine tuttuğu ışık aklını öğretilerle işlediğini gösteriyor. Akıl kontrolü ile aklına şekil veriyor.


Aklında bölünmeler gerçekleşiyor.


Üzerine yattığı kablolar aslında vücuduna ve kafasına bağlı ve ağır ilaçlar almış durumda.

Akıl kontrolünün tesirinde olduğu, bu yolculuk müzikle özellikle desteklenmiş.


Alevlerin içinde ve kanatları kana bulanmış bir melek.


Sol gözü belirtilmiş. Efendisi olan, ona hükmeden iblis işaret edilmiş.


Hızlı hızlı geçen bu yazılarda akıl kontrolünü belirtmek için cerrahi terimler yer alıyor.

Ayrıca yazıların arasında "sadist mazoşist" yani efendi ve köle ilişkisini anlatan Fransız yazar Donatien Marques De Sade'nin ismi de yazıyor.


Donatien De Sade, tecavüzü, hayvanlarla ve ölülerle cinsel birlikteliği zevk olarak adlandıran ve iblis tarafından aklı şekillendirilmiş, kendini efendi sanan bir köle.


Hemen altında, mazoşizm terimini türeten ve mazoşizmi yani köleliği benimseyen yazar Von Sacher Masoch'ın ismi yazıyor.

Bu isimlerle, durum netlik kazanmış oldu.


Aklındaki bölünmelerle ayrışan karakteri ekranlarda.


Keskin hatlı peruğu, siyah gözlüğü ve parlak kırmızı deri kıyafetiyle kedi kadın köle karakteri.


Bölünmeler yaşanınca dönüp ekrandaki kendine bakıyor ve ona akıl kontrolü uyguladığını görüyor.


Şarkının sözlerinde, içiçe olan iki olaydan bahsediyor. Birincisi akıl kontrolüyle istenilen karakterlerin onun aklına yerleştirilmesi. İkincisi ise efendi ve köle arasındaki cinsel birliktelik.

Kenan Doğulu, Rütbeni Bileceksin.


Ekranların arasında, art niyetli düzenin ona verdiği tahtta oturuyor.


Kafasındaki ekranda kendi yüzü görünüyor çünkü Kenan, izleyici için" efendi" konumunda.


"geçme sınırını çizeceksin, önce rütbeni bileceksin" diyor şarkı sözlerinde çünkü art niyetli düzende hiyerarşik bir sistem hakim.


Onun efendisi de onu ayrıca takip ediyor yani ekrandan onu izliyor ve onu yönlendiriyor.




Ekranlarla uygulanan akıl kontrolüyle, halkın büyük çoğunluğunun akılları şekillendiriliyor.

Şebnem Ferah, Ya Hep Ya Hiç.


Art niyetli düzenin tek gözü sürekli onların üzerinde.


Klipte hep aşk cinayetleri gösterilmiş. Aslında bu manşetlerle art niyetli düzendeki aşk cinayetleri anlatılmak isteniyor.


Şebnem, kafesin içinde tutsak halde.


Cansız mankenler, kölelerin efendileri tarafından yani art niyetli düzen tarafından yönetildiklerini temsil ediyor.


Hayatları hakkında kendi kararlarını kendileri almıyorlar. Camekândan sergileniyorlar.

Gülşen, Bir An Gel.


Kafasında, boncuklarla süslenmiş kocaman bir tek göz var.

Görüntü siyah ve beyaz, akıl kontrolüyle aklında bölünme gerçekleşti.



Efendileri onlara hükmediyor ve gözleri gerçeklere kör.



Peki neden efendi ve köle ilişkisi bu kadar önemli?

Çünkü insan aklında öyle bir kırılmaya yol açıyor ki bu ilişki, köle için efendisinin aldığı tüm kararları, köle akıl süzgecinden geçirmeden, ne kadar akıl dışı olsa da itaat etmesine sebep oluyor.

Allah bizi özgür bireyler olarak yarattı. Böyleyken aklımızın bu denli yönlendirilmesine müsade etmemiz mümkün değil. Bilinçlenip olanların farkına varmalıyız.

İlk akıl kontrolcüsü, iblisin yönlendirmelerinin farkına varmalıyız ve tesirinden arınmalıyız. Yoksa batılın başını çeken iblis cennetini kurmak için hepimizi heba edecek.

Bize adaleti sağlayacak ve özgürlük verecek olan Hak düzenden ayrılmamak duası ile yolumuz aydınlık olsun.